10 Mart 2015 16:29

Kadınlar Gününüz Kutlu Olsun

Bütün annelerin, ablaların , kız kardeşlerin, eşlerin hülasa bütün Dünya kadınlarına Dünya Kadınlar gününüz kutlu olsun. Ayırım yapmadan din, dil, ırk, fakir, zengin, baş örtülü, başörtüsüz, okumuş, okumamış ve hatta Ülke kadınları arasında ayırım yapan, arap kadınları aşağılayan canan arıtman hanımında kadınlar gününü kutluyorum.


Çünkü inancımız gereği kimsenin kimseden üstünlüğü yoktur. Canabu Allahın yanında en üstün olan takva sahibi olandır. Buna da biz karar veremeyeceğimize göre o zaman kimseyi dilinden, dininden ,ırkından, giyiminden dolayı yadırgayamaz ve eleştiremeyiz.


Hele söz konusu kadınsa ;


Çünkü kadın Abladır, Kız kardeştir Kız evladıdır;


Dinimizde, kadının ve kız çocuklarının fazîleti büyüktür. Hadîs-i şerîflerde buyurulduki:


(Kızlarınızı altın ve gümüş ile süsleyin! Elbiseleri güzel olsun! ?'tibâr kazanmaları için en güzel hediyelerle ihsânda bulunun!) [Hâkim]


(Kız çocuğunu güzelce terbiye edip, ALLAHü teâlânın verdiği ni'metlerle bolluk içinde yedirir giydirirse, o kız çocuğu onun için bir bereket olur, Cehennemden kurtulup kolayca Cennete girmesine vesîle olur.) [Taberânî] (?ki kızı veya iki kız kardeşi olup da, mâişetlerini güzelce sağlayanla Cennette beraber oluruz.) [Tirmizî] Çünkü kadın annedir;


Anne ne yapar? anne çocuğu karnında her gün biraz daha güçsüz düşerek 9 ay ah demeden sitem etmeden taşımıştır bittimi görevi hayır. Çocuk Dünyaya geldikten sonra gecesi gündüzü karışır, kendisi uyumaz çocuğu uyutur, kendisi yemez çocuğa yedirir, kendini unutur çocuğunu havadaki nemden bile korumaya çalışır. Cefakâr ve fedakâr annelerimizin doğum öncesi ve doğum sonrası yaşadıkları zorlu süreci ancak Allah bilir.


Bir gün Hz. Musa Allah-u Teala ile münacat ederken Hak Teala'dan cennetteki arkadaşını kendisine tanıtmasını istiyor. Hak Teala şöyle hitap eder: "Senin cennetteki arkadaşın filan nahiyedeki gençtir. Hz Musa genci bulmak için oraya geldiğinde onun kasaplık yapan biri olduğunu görür. Hz. Musa onu çaktırmadan takip etmeye başlar ki hangi amelle böyle büyük bir makamı elde ettiğini öğrenmiş olsun. Akşama kadar bekler; fakat onun için önemli olan ve böyle bir makama onu layık kılacak bir ameli göremez. Akşam olunca genç, iş yerini kapatıp eve gitmek istediğinde Hz Musa kendini tanıtmadan adamdan, o gece kendisini misafir etmesini ister. Hz Musa bu vesileyle gece boyunca da gencin iyi amellerini takip etmeyi amaçlamaktadır. Genç Hz. Musa'nın isteğini kabul edip onu evine götürür. Hz. Musa eve girdiğinde gencin her şeyden önce yemek yaptığını, daha sonra evde bulunan ve eli ayağı felç olan ihtiyar bir kadının yanına gelerek büyük bir sabır ve şefkatle yemeği lokma lokma onun ağzına koyarak yedirdiğini, sonra elbisesini değiştirdiğini, ihtiyaç gidermesine yardımcı olduğunu; sonra da özel yerine yatırdığını görür. Hz. Musa (a.s) o gece sabaha kadar gencin normal dini vazifeleri dışında fevkalade bir amel, ibadet, münacat falanını görmez. Sabah olduğunda ise yine genç evden çıkmadan o kadının yemeğini yedirir ve diğer ihtiyaçlarını gidermede şefkatle ona yardımcı olur. Vedalaşırken Hz. Musa gence sorar: "Bu kadın kimdir ve sen ona yemek yedirirken, gözlerini gök yüzüne dikerek ne söylüyordu?" Genç şu cevabı verir: "Bu benim annem" der. Ben ona yemek verdiğim zaman hakkımda şöyle dua ediyor: "Allah'ım bu hizmetlerin karşılığında oğlumu cennette Hz. Musa'nın yanına arkadaş eyle." Hz. Musa da gence annesinin duasının kabul olduğunu müjdeleyip Hak Teala'yla yaptığı münacatı kendisine anlatır. Kadınların sadece 8 Mart Dünya Kadınlar günü değil her günleri kutlu olsun,


" Cennet, anaların ayakları altındadır." Hadis-i şerif.


Sevgi ve Saygılarımla