14 Nisan 2014 08:40

ÖFKENİZE YENİLMEYİN!..

ÖFKENİZE YENİLMEYİN!..

Daha dün denilecek kadar yakın zamanlarda;
Ekranların sevimli yüzü,araştırmacı gazeteci-yazar ve Başbakanımızın saçları jöleli başdanışmanı SayınYiğit Bulut;temsil ettiği makamadına “Fethullah Gülen’in attığı adımları ve özellikle “cihan devleti Türkiye” modeline yarattığı katmadeğeri doğru analiz etmek ve siyasi bir yargılama içinde üstünden a tlamamak gerekli” diye ahkam kesmişken..
Çiçeği burnunda Adalet Bakanımız Sayın BekirBozdağ, kadife gibi yumuşak sesi ve edasıyla;“Fethullah Gülen bu ülkenin yetiştirdiği değerli bir kıymettir. Seversiniz, sevmezsiniz ama değerli ve bilge bir insandır. Bu ülkede milli ve manevi değerlere bağlı nesillerin yetişmesi için hizmetini yapıyor. Her şey devletin denetimi ve gözetimi altında, açık ”diye Hocaefendi ve cemaatini tasfiye etmişken…
İzmir’in Erzincanlı Milletvekili,Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme eski Bakanımız Sayın BinaliYıldırım;“HocaEfendi’nin İzmir Kestane Pazarı’nda başlattığı hizmetin bugün dünyanın dörtbir yanına yayılmış olmasını görmekten büyük mutluluk duyuyorum. Bu kutlu yolculuğun yediveren çiçekleri gibi bereketlenerek geldiği bu nokta hepimizin iftihar vesilesidir” diye iltifatlar yağdırmışken
Sempatik DışişleriBakanımız SayınProf. Dr. Ahmet Davutoğlu, bugünlere gelineceğini tahmin edemeden “Yurtdışındaki Türk okulları önemli temsil görevi üstlenmişlerdir. Hangisinin başı dara düşse hiçbi rayrım gözetmeden desteksağlarız” sözleriyle Gülen ve cemaatine 11 yıldır destekvermişken…
Adalet ve Kalkınma Partisi’nin 3’üncü Adamı, gözü yaşlı BaşbakanYardımcımız Sayın BülentArınç;“O muhteşem insana, hüzünlü gurbetten şimdi Bursa’yı seyreden bugüzel insana, muhterem Fethullah Gülen Hoca Efendi’ye şükranlarımı sunuyorum. Rabbim hayırlı ve uzun ömürlerversin” diye gece gündüz hayır dualarla yadetmişken..
Gaziantep’imizin ‘nur talebesi’ Milletvekili, Ak Parti’nin Medya ve Tanıtım’dan sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Sayın Hüseyin Çelik medya ordusunun karşısına çıkıp“Cemaat devleti ele geçirmiş, Cemaat devlete sızmış... Bunlar kargaları güldürür”. "Cemaatin bir kaydımı var? Yıllardır bu paranoyayla yaşadık.İnsan kendisine ait olan bir şeyi ele geçirir mi?”cümleleriyle Başbakanını, bakanlarını ve bürokratlarını alenen tekzib etmişken…
Ve Siz Sayın Başbakanım!..
17 Aralık’tan buyana “paralelyapı / haşhaşinler/ sahte peygamber” ve benzeri sıfatlarla tezyif ettiğiniz Hizmet Hareketi’ne “Bu hareket kökü derinde, köküs ağlam, kökü Selçuklu’da, kökü Osmanlı cihan devletinde, kökü Sakarya’da, Dumlupınar’da olan bir büyük hareket, bir büyük davadır” sözlerinizle defalarca ve hayli abartarak tezkiye vermişken..
Şimdi kalkıp cemaat okullarını kapatmanın mantığını nasıl izah edebilirsiniz.
Yıllarcadestekverdiğiniz, katıldığınız, birliktegözyaşıdöktüğünüz, şiirler okuyup nutuklar attığınız Türkçe Olimpiyatları’na engel olmayı Hakka ve halka nasıl açıklarsınız.
Kaldıki cemaat hata yapmadı, suçsuz ve günahsızdır diyecek halimizyok, demiyoruz da.Ancak; gerek siyasetçi, gerek hükumet üyesi ve hatta sıradan bir yurttaş olarak dahi suçluyu veya günahkarı tespit edip yargılayarak cezalandırmak makamında değilsiniz.
Elinizde belgeniz varsa; suç duyurusunda bulunur; suçluları yargıya teslim edersiniz.
Öfkenize yenilmeyin!..Öfke baldan tatlıdır, amenna!..Lakin öfke ile kalkanın ne kadar ve nasıl zararla oturduğunu da en az bizim kadar bilirsiniz.