SİSTEM VE AND'IMIZ SORUNU..!

23 Ekim 2018 13:45

URFAPRESS Yazarı,Op.Dr.Yusuf Vehbi OCAK köşesinde gündemi değerlendirdi..."TARİH AFFETMEYECEKTİR.." 
SİSTEM VE AND'IMIZ SORUNU..!


EĞİTİM SİSTEMİMİZ ve AND’IMIZ SORUNU

Eğitimde insana; temel müspet bilimler ve ne olduğu ne olması, nasıl olması gerektiğinin yolları öğretilir. Ana gaye de insanın; iyi insan olması için eğitilmesidir.

Cumhuriyetin ilk yıllarında başlatılan özellikle ''Köy enistitüleri'' ile zirveye çıkan kaliteli eğitim seferberliği sistemi; zaman içersinde maalesef gündelik basit siyasete kurban edilerek (muhtevası boşaltılarak) kalitesini yitirmiştir. Ortaya çıkan olumsuz durum; bu dönemde kullanılan eğitim sisteminin ve kullanılan kitapların kötü olduğunu göstermez. Bugünün üniversitelerinde bile okutulmayan muhtevada kitapları okuyarak yetiştik biz. Lisede astronomi, jeoloji, felsefe, mantık, sanaat tarihi derslerini lisans üstü seviyelerinde okuduk. Şimdinin ders kitaplarına bakın! lise kitaplarının muhtevasını bile biz ilk okul sıralarında (neredeyse)öğrendik..
Yeni doğan bir insanda ne yapacağını bilmeyen tek organ BEYİN dir. Diğer bütün organlar ne yapacağını bilir ve ömrünün sonuna kadar bu görevi yapmak üzere programlanmış olarak doğar insan. BEYİN bir enerji olarak kendisine gönderilen bilgileri depolama görevi dışında bir işlev yapmaz, yapamaz. Yani beyin bilgi üretmez. Kendisine yüklenen bilgi enerjisini depolar ve istendiğinde geri verir.

Bu nedenlerden Okul öncesinden başlayarak beyinleri güzel enerjilerle doldurmak gerek. Bunu yaparken gündelik ve konjonkturel davranmak en tehlikeli şeydir. Bütün dünya devletlerinin eğitim sistemleri,milli otoritelerinin tarif ettiği değerler hedeflenerek kurgulanmıştır. Eğitimde en tehlikeli yöntem insanın beynini boş tutarak bazı temel bilgileri verip,geri kalan şeyi kendi kendine bulmasını beklemektir.Çağımızın en önemli ve güncel savaş metodu olan kültürel savaş görevlileri; hemen devreye girip üstün teknolojileri ve yöntemleri ile çocuklarınızın beynindeki boşluğu dolduracaklardır. Son yıllarda Ülkemizde eğitim alanında yaşanan durum aynen budur.

Milli ve manevi değerlerden bihaber düşünmeyen,üretmeyen,bilmeyen bir nesil yetiştirilmiştir.Bu neslin tek hedefi ve gayesi var: ‘’Tez zamanda, yorulmadan, üretmeden, faydalı olmadan çok para sahibi olmak’’.

Böyle bir kolaycılık,bilgisizlik ve ülküsüzlük bu denli geniş tabanlı bir kitleyi etkisi altına almış ve hayat felsefesi haline gelmiş ise kimse kusura bakmasın ben bunda gizli bir proje etkisi düşünürüm. Bu bilinçsiz gençliği yetiştirmek için bilerek,isteyerek ''Milli eğitim'' sisteminin yok edildiğini ve ülkenin bu noktaya bilinçli getirildiğini düşünürüm.

AND'ımızın kaldırılması konjonktürel bir karardı. Açılım, saçılım saçmalığı sürecinin bir gereği olarak bazı mihraklara verilmiş bir tavizdi. Nasıl ki resmi kurum levhalarından TC'nin silinmesi gibi! Lakin muhattabınız art niyetli ve dış güçler tarafından programlanmış bir yıkım projesinin ürünü olduğu için sonuç hüsran olmuş; ülke telafisi mümkün olmayan bedeller ödemişti.

Andımız uygulaması Cumhuriyetin ilk yıllarında uygulanmaya başlanmış ve kuruluş ilkelerinin gerekliliğin ifade eden ve gençliğe bir ülkü bir hedef vermeyi amaçlayan bir uygulamadır.Cumhuriyetin kuruluş ilkelerinin köken aldığı yerel ve küresel sebep ve zorunluklar (belki de artarak)halen devam etmektedir.

Bu nedenle And'ımız yasaklanarak, okullardaki kıyafet serbestisi sağlanarak, okul müfredatlarının muhtevası iyice boşaltılarak,sınıfta kalma yasaklanarak beyni boş, ne olduğunu ve ne istediğin bilmeyen bir neslin ortaya çıkmasına sebep olunmuştur. Üniversite kapısına yığılmış yarının yöneticisi adayı gençlerin uluslararası matematik vbg bilimlerdeki başarısı(zlıkları) yürek sızlatan bir noktadadır.

Cumhuriyetin kuruluş felsefesi ve ilkeleri ile kavga etmek kimseye bir şey kazandırmaz.16 yıldan beri ülkeyi yöneten siyasi erk; siyaset felsefesi olarak Cumhuriyet ilkeleri ile barışık olmadığı için andımızın kaldırılması, kılık kıyafet kurallarının yok edilmesi gibi değişiklikler ile(Turban serbestisi bu kapsamda değildir) bu milletin ve devletin genleri ile oynamış ucube bir toplum ve temel değerlerimizden habersiz bir nesil ortaya çıkmasına sebep olunmuştur. Zaten düşünen beyinler artık milletleri yok etmenin kalıcı ve kolay yolunun eğitim sistemini çökertmekle yapıldığını biliyor.

Böyle bir nesil yetiştirilmesinde emeği ! geçenleri tarih afetmeyecektir.